Çocukluğundan bu yana iki tekere ve bilhassa kara java ismi verilen motosikletlere düşkünlüğü olduğunu belirten 37 yaşındaki Mümtaz Çetin, “Bu motosikletler evvelce dağ köylerinde çok meşhurdu. Köyde birinci kere babam aldı. O vakitler çocuk olduğum için kullanamıyordum. Babam da korktuğu için vermiyordu. İçimde bir uhde kaldı. Kara java bir motosikletim olmadan ölseydim gözüm açık giderdi. Baba yadigarı ve benden 10 yaş büyük 1976 model bir motosikleti fiyatının 5-6 katı para harcayıp yine yaptırdım. Artık yorgunluğumu motosiklete binerek atıyorum. Bu motosikleti ben de çocuklarıma yadigar bırakmak istiyorum” dedi.
Halk ortasında kara java olarak bilinen motosikletlerin artık üretilmediğini ve bunun için çok değerli olduğunu belirten Mümtaz Çetin, “Bu motosikletler ÇEK Cumhuriyeti’nde 1929 ile 1979 yılları ortasında üretilmiş. 1970’li yıllarda Türkiye’de ve bilhassa verimli dağlara sahip Aydın’ın köylerinde ağır olarak kullanılmaya başlamış. O günden bu yana hala kullanılıyor. Evvelden diğer motosiklet pek olmadığı için kullanılırdı. Artık ise çoklukla hastaları kullanıyor. Dayanıklılığı ve gücünün yanında bu motosikletlerin kendine has sesi vardır. Çocuklarım da çok seviyor. Artık ulaşımdan çok keyif için motosiklete binip gerilim atıyoruz” diye konuştu.